13 Haziran 2013 Perşembe

I'm the hero of the story, don't need to be saved.

Gece gelen bir mesajla düşünceli biri benimle Melody Gardot konserine gelmek istedi, sonra aceleyle bilet aradık ama 540 aydır Biletix'te bekleyip duran biletler benim gitmemin kesinleştiği gün bitmiş. Biletix bitti demese de, alıştıra alıştıra söylese de bitmiş. Sold out. Yes baby, that's how I roll when something good happens.

Doğumgünü hediyem olan One Love da iptal oldu. Of course.

Ofisteki çay demli değil, ben açık çay sevmiyorum.

Yaz tatili için birsürü izin aldım, şimdi şaşırtıcı bir sürprizle tatilimi biraz daha uzatmak istiyorum ama söyleyecek yüzüm yok. Ofiste sürekli müzik dinleyip sadece izin almak için müdürümün yanına gitmem biraz tepki toplayabilir gibi düşünüyorum. Saçmasapan bi hareketle gidip eski müdürüme söyledim, yine sizle olsaydık ben var ya bu yaz işe bile gelmezdim, sürekli gezerdim dedim. "Evet güzel olurdu, bence sen git 1 ay takıl iyice doy tatile, öyle gel işe derdim ben olsam" dedi. Yani. :(.

Geçen gün Pilates hocasıyla tatlı tatlı sohbet ederken "aaa bakiyim dişlerine?" dedi.

Bir de şunu farkettim ki ben bu bloga ne yazarsam gerçekleşiyor, o yüzden gözlerimi kapıyorum ve dileğimi diliyorum. Regina Spektor'ı İstanbul'da görmek istiyorum, o Regina buraya gelecek!!

Bunları yazarken kafamı bi kaldırdım, ofiste birsürü rengarenk uçan balon var.
Baya garip şeyler oluyor, orası kesin.

6 yorum:

Naryah il'lapen dedi ki...

Merhaba, ben sizi Nepal'den takip eden en büyük hayranınızım. Yazılarınız beni hayata bağlıyor! Size bunu düzgün yazabilmek için tam 2 senedir türkçe çalışıyorum. Önümüzdeki hafta Türkiye'ye geliyorum (İstanbul'a), benimle kısa da olsa buluşur musunuz? Bunu yaparsanız dünyanın en mutlu insanı olacağım.

Saygılar.

zeytin dedi ki...

Merhaba Naryah, ben de tam dün bir arkadaşıma senden bahsetmiştim, Türkçe öğrenmek konusundaki azminden ve her gün bloguma girip baktığından! Ne güzel bi tesadüf oldu böyle:) Osmanbey tarafında buluşabiliriz bence, uygun mudur?

Sevgiler..

Naryah il'lapen dedi ki...

Osmanbey'de de buluşabiliriz tabi ama Kadıköy'ü görmeyi de çok isterim. Eminim sizin bildiğiniz çok güzel cafe'ler vardır. Bu pazar İstanbul'a ulaşmış olurum. O gün dahil istediğiniz zaman istediğiniz yere gelebilirim. Heyhat, ne kadar heyecanlıyım :)

zeytin dedi ki...

İstanbul'u öğrenmişsiniz bakıyorum.. Sizi direnişe de götürebilirim, Türk usulü. Jim Halpert'a benziyor olma ihtimaliniz var mı acaba?

Naryah il'lapen dedi ki...

İstanbul hakkında çok araştırma yaptım, böyle bir yeteneğin nasıl bir yerde yetiştiğini öğrenmek istedim. Arkadaşlarım bana benzerlikten ötürü Jim der ama buluşunca kararı siz verin. Direniş çok gürültülü olmaz mı, ben sizinle bir şeyler içip biraz sohbet etmeyi tercih ederim.

zeytin dedi ki...

Evet, nispeten sulak bir yerde yetiştim. Ama boyum fln çok uzamadı maalesef, biraz çocuk reyonu kafasındayım hala. O zaman şöyle yapalım önce gidip biraz direnelim, sonra birer kadeh bişey içeriz, sonra da ben seni film gecesine götürürüm. Selvi Boylum (jim) Al yazmalım (ben) fln izleriz.