26 Temmuz 2010 Pazartesi

filhakika, hasılı, binaenaleyh

* Günlerdir evin içinde dolaşan bi böcek var. Bıyıklı mıyıklı, çirkin, kocaman bişey. Biraz daha gelişse ayak seslerini duyucam yani öyle büyük. Durum şu ki kendisi nerde ve nasıl bi eğitim aldıysa ondan ben de almak istiyorum. Hayatımda böyle zeki, böyle çevik, böyle ahlaklı böcek görmedim. (Ahlak kısmı da bizi rahatsız etmemek için sürekli bişeylerin altına saklanmasından ileri geliyo)

* Annem geçen gün bi şarkı için "duyduğum en güzel şarkı, çünkü başından sonuna kadar heryeri nakarat gibi" dedi. Hoşuma gitti baya.

* Gene aynı annemin uyku esnasında birden uyanıp anlamsız şeyler söylemesi ev ahalisi olarak aşina olduğumuz bi olay. Fakat geçen gün karşı koltuğumda uyuklarken birden gözünü açıp bana döndü ve "Paris Hilton çok geziyo kızım." dedi. Sonra tekrar arkasını dönüp uyudu. Artık o sırada bilinçaltının kafası mı iyiydi neydi bilmiyorum. Sorgulamaktan korktum.

* Bilenler bilir. Küçükken okul karnesini büyük, kurdeleli, pembe bi ayıcık sanıyodum uzunca bi süre. Alt kat komşumuzun kızının karne diye gösterdiği şeyi görünce ağlamıştım. Belki de tam ağlamamışımdır, ağlamaklı olmuşumdur. Sonuç olarak daha uzun bi hikaye özetle böyle gelişti. (yaşlardan 4 suları)

* Bilenler bilir kadar da saçma bi laf.

* "Lamı cimi yok" cümlesini gerçek hayatta hiç kullanmadım.

* Bugün sevgilime ve anneme itiraf ettiğim bi başka küçüklük kafası olayı da şudur. Gerçi muhtelemen ay dur sana ne anlatıcam şeklinde anlattığım başka insanlar da vardır orada biyerde. (bu sefer de yaşlardan 6 suları) Herşeyin başladığı o gün, dedemin ısrarla ana haber bültenini izlemesi esnasında fenalık geçirip "of bitmemesi?" gibi bi tepki vermemin üzerine "haberler bi saat sürer yavrum" gibi rasyonel bi yanıt aldım. Gayet doyurucu bir yanıt olduğunu düşünmüşümdür eminim ki. Ta ki aradan bikaç ay geçtikten sonra muhtelemen bi pazar sabahı kanal d de bitirim afacanlar yine yaptı yapacağını şeklinde bi film izlerken, filmimin yine haberlerle kesilmesine kadar. Noldu şimdi bakışımı bu sefer de annem "yok yok bitmedi film, normal saat başı haberi bu" şeklinde yanıtlamaya çalıştı. İşte o an, daha hayatımın ilk çeyreğinde bile diilken matematiğe olan güvenim onulmaz şekilde sarsıldı. Uzuuuuunca bi süre yarıçapı küçük kafamla "şimdi haber 1 saat sürüyosa ve her saat başı yayınlanıyosa aradaki şeyleri ne zaman izliyoruz" şeklinde kabus dolu anlar yaşadım. Burdan anlatım bozukluklarından eksik sözcük kullanımı yapan aileme ve her daim mantıksız bi şekilde mantık arayan kafama selamlarımı yolluyorum. Beni sizler yaratmışsınız, bakın?

* Artık bu kadar salak ve hayalperest bi çocuk diilim. Ha bu arada salaklık güzel değildir, hayalperestliğeyse bayılırım. Ama günbegün tükeniyo işte o da maalesef.

* All right. That's all for now folks dırırıt dıt dıt dıı (yazı biterken midemde çalan müzik bugs bunny'nin bitiş müziği)

Bisous!

Hiç yorum yok: