20 Eylül 2013 Cuma

love makes us stupid and i'm really very happy with it.

Allahım yazmiyim yazmiyim diyorum da. Sen sevenleri kavuştur. İşlerini rast getir. 2 saat bile olsa ayrı kalmalarına izin verme. Gençliklerine acı da ofislerin içine tıkıp hayatlarını çürütme. Saat farkı olan yerlere ikide bi yollayıp durma. Hayır, yollıcaksan da bari beraber yolla. Sen bize acı. Sevenleri sevdiğine ver (I mean, bir ömür). Bu arada o şarkıyı da hiç sevmiyorum - sevenleri sevdiğine vermedikleri için yariyle kaçan aşıkların hüzünlü hikayesini oynak bir melodiyle meşru kılamazsınız!!

Amin.

19 Eylül 2013 Perşembe

dizisel saçmalamalar

Yabancı dizilerde izliyoruz. Kızla çocuk telefonda konuşuyorlar, bi muhabbet bişeyler (Hey pekala Josh'ın neden böyle davrandığını ben de anlayamıyorum. Sanırım vaftiz babası da bu konuda böyle düşünüyor. Bu arada corn flakes bitmiş, markete uğramalıyım...) derken çocuk kapı zilinin çalmasıyla çat diye telefonu kapatıveriyor. WTF DOSTUM?? WTF!! İnsan bi görüşürüz der!! Seni sonra arıcam dedikten sonra karşıdakinin tamam demesini bekler. Öptüm der, kib der. Öyle yüzüne telefon kapatılmaz, ne biçim insanlarsınız. Zaten bilgisayarlarınız da çok değişik, biz hiçbir arama portalında bişey ararken ekranda LOADING... yazmıyo, click click sesler çıkmıyo. Hep bi artistlik peşindesiniz.

Bilmiyorum, aklım çok karışık. Dexter bitiyo. Sanırım üzüntüden takıyorum böyle şeylere.
Michael C. Hall'u rüyamda fln görüyorum bazen, kimse kusura bakmasın.
Önü düğmeli tişörtlerini sevdiğim, sinirlenince çok yakışıklısın.

13 Eylül 2013 Cuma

cumalı yazı

Ömür boyu Cuma gününü yaşayabilirim. Sen ne ümitli, ne müzikli, ne iç gıcıklayıcı bi günsün öyle yavrum? İnsan olsan sevgilim olursun, eşya olsan yanıbaşımda durursun, yemek olsan her gün öğünüm olursun.

Seni seviyorum Cuma, sana aşığım Cuma. Hep benimle ol Cuma. Elele verip Pazar'ı bu piyasadan silelim. Biliyorsun, ikimiz de rahatımıza, uykumuza düşkünüz. Pazar gibilere, hele hele PAZARTESİ GİBİLERE PRİM VERMEYELİM.
Muck. Öpüyorum mübarek ellerinden.

(Not: Bana yapılabilecek en güzel iltifat Cuma günü gibi kızsın olurdu, fyi.)

12 Eylül 2013 Perşembe

mavi kuş

Yine ofiste otururken kulaklıkla Bülent Ortaçgil & Teoman dinleme hastalığına yakalandım ve mırıl mırıllıktan, anlayışlı seslilikten biraz içim kıyıldı. Yine de güzel.

Zararsız küçük yalanlar gibi
Yağmurdan kaçanlar gibi
Bütün vapurları kaçıranlar gibi
Gel.

Sanki önümde beni bekleyen mükemmel bi hayat varmış gibi geliyo bazen.
Kendi kendime nazar değdiricem.
Popomu kaşıyayım.
Hatta kara kedi görünce saçımı çekeyim, tahtalara vurayım, ne bileyim işte kanepenin etrafında üç tur döneyim, ucu çatlayan bardağı lanet olsun sana defol git diyip uçurumdan atayım fln.
Batıl inanç dahilinde ne yapmak gerekiyosa ondan yapayım, hiç de gocunmadan.

4 Eylül 2013 Çarşamba

deli mi ne

Aşk; elele tutuşmak, giderken dönüp bi daha bakmak, bi daha bi daha bi daha bakmak, 2 saat daha fazla olabilmek için günlük işleri ertelemek, sırıtmak, sokağın ortasında aniden durup sarılmak, iki adım daha yürüyüp aniden bir kez daha durmak, futbol konuşup operaya da gitmek, bak ben ingiliz aksanı yapabiliyorum yapıyim mi? diyip sonra gün içinde gözgöze gelince utanmak, hakkında herşeyi duymak istemek, duyunca sinirlenmek, dayanamayıp yine sormak, sorduktan sonra sakın bi daha anlatma! demek, konuşurken mimiklerine bakmak, bazılarını çok sevmek, normalde nefret edeceğin şeyleri nasıl da takmadığını görmek, kokusuyla dünyadan kopmak, içimden bişeyler kopuyo şu an derken gülümsemek, güvenmekmiş inanmakmış hiçbirisini zerre sallamamak, öleceksek böyle ölelim daha kaç yaşındayız ki demek, olası ayrılık senaryolarını düşünmek, ne fena olur diye üzülmek, durduk yere çok üzülmek, durduk yere çok mutlu olmak.

Bütün şarkılar çok güzel!

3 Eylül 2013 Salı

simitçi kahveci gazozcu

Hayatınızın çok mutlu olduğunuz, çok gezdiğiniz, çok güldüğünüz bir dönemindeyseniz diet yapmak çok zor. Bunu bilmeyen var mı? Kendimi bu aralar gerçekten Botero tablolarındaki kadınlar gibi hissediyorum. Akşamları muhabbet esnasında bira içerken zayıf kalmak, GURURLA skinny jean giymek neden mümkün değil? Bi elimde cupcake, öteki elimde çilekli milkshake'le gülerken aynı zamanda dümdüz karnımla bikini giymek neden bu kadar ekstrem? Allahım neden bi yerden verirken öteki yerden almak zorundasın? Neden her seçim bir vazgeçim? Marul neden sadece hamburgenin üstünde yatarken bu kadar güzel? Günde 2 litre su TÜKETMEK için, dur önce nutella yiyeyim de susayayım yoksa hiç su içemiyorum... demek çok mu saçma? Her gün bir avuç fındık yiyin lafını, biranın yanına çerez de söyleyin şeklinde algılamak çok mu yanlış?

Çayımı şekersiz içmeye kadar gidecek mi bu durum?
Siz sormadan söyleyeyim.
ASLA.